Elektrik üretici ve tedarikçilerinin arz miktarını ayarlayabilmeleri için elektrik tüketim talebini tam olarak bilmeleri gerekmektedir. Kısa dönem sonrası için de olsa elektrik tüketim talebinin tam olarak tahmin edilmesi mümkün olamadığı için tedarikçilerin iyi bir elektrik üretim planlaması yapmaları gerekmektedir.
Bu bileşenlere şu şekilde değinebiliriz:
Gün öncesi piyasası:

Gün içi piyasası:
Çeşitli teknik veya fiyat sebepleriyle, elektrik alımı yapan firmalar ise, gün içindeki açıklarını, borsa gibi gerçek zamanlı fiyat dalgalanmaları olan gün içi piyasasından yaparlar. Gün içi piyasasında ödenen elektrik fiyatı ve miktarı; gün öncesi piyasasında alınmış olan elektriğin fiyatından hareket edilerek, üretim eksikliği, tüketim azlığı gibi sebeplere bağlı olarak dalgalanır. Örneğin kuralık yaşanması durumu, elektrik üretimine etki edeceği için elektrik fiyatlarının yükselmesi durumu yaşanır.
YEKDEM:
Şirket Operasyonları: Üretim ve dağıtım organizasyonlarında yer alan şirketlerin tüm operasyonel giderleri bu kalemde yer alır.
Enerji Santralleri: İşletme ve bakım masrafları bakımından enerji santrallerindeki farklılık da dolaylı olarak elektrik fiyat yüküne etkide bulunacaktır.
Regülasyon Kurumunun Müdahaleleri: EPDK (Enerji Piyasası Denetleme Kurumu) piyasadaki aktörlerin zarar görmesi ve piyasada yaşanacak dalgalanmalara karşı sorumludur. Bu nedenle üretimi durdurma yetkisini kullanabilir, fiyatlara etki ederek yükseltebilir ya da düşürebilir.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu elektrik birim fiyat bedellerini Ocak, Nisan, Haziran ve Ekim aylarından itibaren geçerli olmak üzere belirleyerek ulusal elektrik tarifesini açıklar. EPDK kontrolündeki ulusal tarifede, konutlarda tüketilen elektrik tek zamanlı tarifeden hesaplanmaktadır. Tüm mesken aboneleri tek zamanlı tarifeden elektrik alırlar. Tek zamanlı tarifede günün tüm zamanlarında tüketilen enerji için tek fiyat uygulaması yapılarak fiyat belirlenir.
Aktif enerji bedeli tek zamanlı ve çok zamanlı tarife olmak üzere ayrı ayrı hesaplanır.
Tek zamanlı tarifede aktif tüketim bedeli aşağıdaki formül ile hesaplanır.
Tüketim Miktarı (kwh/saat) X Bir Kwh Elektrik Fiyatı= Aktif Tüketim Tutarı
Çok zamanlı tarifede hesaplamalar aşağıdaki formüle göre yapılmaktadır.
Gündüz Tarife: Tüketim Miktarı x Gündüz Birim Fiyatı = Tüketim Tutarı
Puant Tarifesi (T2): Tüketim Miktarı x Puant Birim Fiyatı = Tüketim Tutarı
Gece Tarifesi (T3): Tüketim Miktarı x Gece Birim Fiyatı = Tüketim Tutarı
Çok zamanlı tarifede yukarıdaki tüketim sonuçları bir araya getirilir ve aktif tüketim tutarı aşağıdaki formüle göre hesaplanır.
Gündüz + Puant + Gece = Aktif Tüketim Tutarı
Elektrik birim fiyatının daha ekonomik olması için neler yapılabilir?
Elektrik birim fiyatlarının serbestleşme sürecinde bulunan tüm aktörler için olası olumsuz etkilerinin kaldırılması ve daha ekonomik bir hesaplamanın sağlanabilmesi için atılması gereken adımlar şu şekilde özetlenebilir:
- İşletme ve bakım masraflarının yüksek maliyetli olması nedeniyle kömür yakıtlı enerji santrallerinin sayıları etap etap azaltılmalı ve şebeke yük faktörünün de etkisi ile enerji politikası yenilenebilir enerji kaynaklarına doğru kaydırılmalıdır. Böylece elektrik birim fiyatının en önemli bileşenini oluşturan Aktif Enerji Bedeli maliyetlerin azalmasına bağlı olarak düşecektir.
- Dağıtım Bedeli bileşenini oluşturan maliyetlerin azaltılması için iletim ve dağıtım sistemlerinin modernizasyon süreci tamamlanmalı ve tedarik sürecinde oluşan işletme ve bakım masraflarının en aza indirilmesi sağlanmalıdır.
- Kayıp, elektrik şebekesinde insan unsurundan bağımsız olarak değişik nedenlerle kaybolan ve kullanılamayan miktardır. Kaçak ise, aslında kullanılan fakat bedeli ödenmeyen elektrik miktarıdır. Elektrik şebekesinde belirli miktarda elektrik, teknik kısıtlar nedeniyle kaybolmaktadır. Bunu tümüyle önlemek mümkün değildir ancak doğru yatırımlar ile azaltılması mümkündür. Kaybolan elektrik enerjisinin miktarını azaltmak, öncelikle elektrik iletim ve dağıtım faaliyetini yapan kuruluşların görevidir ve teknik kayıpların azaltılmamasından ilgili şirketler sorumludur. Türkiye elektrik iletim sisteminin ana yapısı, 154 kV Yüksek Gerilim ve 400 kV Çok Yüksek Gerilim tesislerinden oluşmaktadır. Ülkemizin coğrafyasının büyüklüğü, üretimin yoğun olduğu bölgeler ile tüketimin yoğun olduğu bölgelerin farklı ve birbirine uzak olması, belirgin bir oranda teknik kayıp olmasına neden olmaktadır. Yapılan hesaplamalar sonucu iletim şebekesindeki kayıp oranları % 2,5–% 3 arasındadır. Bu oran Türkiye koşulları için kabul edilebilir seviyededir. 36 kV ve altı gerilim seviyesi Dağıtım Şebekesi olarak tanımlanmıştır ve asıl büyük oranda kayıp bu tür şebekede olmaktadır.
- Kaçak elektrik kullanılmasının önlenmesi için elektrik dağıtım şirketleri birinci derecede sorumlu olmalı, bu bağlamda gerekli yasal yaptırımlar ivedilikle uygulanmalıdır.
- Elektrik enerjisinin üretiminde ithal enerji kaynaklarının yerini yerli kaynaklar almalı ve coğrafi üstünlükler kullanılmalıdır.